''A''
Alp: Kahraman, cesur, savaşçı.
Alperen: Yiğit ve ermiş kişi.
Anıl: Amaç, erek, hatırlanmak.
Atacan: Hoşgörülü, babacan.
Atakan: Düşünmeden cesurca işe girişen.
Akasya: Güzel kokulu bir süs bitkisi.
Amine: Yüreğinde korku olmayan.
Armağan: Hediye, ödül
Armina: Emine, korkusuz, yürekli
Azra: Üstünde hiç yürünmemiş kum; Yeni yetme kız. Ayşe:Yaşayan,rahat yaşayan(Geniş bilgi için bkz.Aişe)
''B''
Batuhan: Yiğit hükümdar.
Berk: 1.Sert, sağlam, katı. 2.Yıldırım.
Berkay: Ay Gibi Güçlü.
Buğra: Erkek Deve.
Boğaç: Bir Dedekorkut kahramanı.
Bekir:yeni doğmuş bakir.
Başak: Ekinlerin tanelerini taşıyan baş kısmı.
Begüm: Hanım; Kadın hükümdar.
Beste: Bir müzik parçasını oluşturan ezgilerin tümü.
Billur: Pek duru, pürüzsüz
Buse: Öpücük
''C''
Cem: Hükümdar, Toplanma, biraraya gelme.
Cemre: Ateş, kor, Suda, havada, toprakta oluştuğuna inanılan sıcaklık.
Cenk: Savaş.
Cihan: Dünya
Cankut: Neşe, mutluluk, talih, baht.
Cansu: Can suyu. Hayat veren su.
Ceyda: İnce-uzun boyunlu ve güzel.
Canan: Gönülden sevilmiş, yar.
Ceren: Çok hızlı koşan, gözlerinin güzelliğiyle ünlü, ince bacaklı, zarif hayvan; ceylan.
Ceren: Çok hızlı koşan, gözlerinin güzelliğiyle ünlü, ince bacaklı, zarif hayvan; ceylan.
''D''
Deniz: Deniz, su kütlesi, derya.
Devrim: Olumlu yönde değişiklik yaratan hareket.
Doğuş: Yaradılış
Doğa: Tabiat.
Doruk: En yüksek yer, zirve - Üstün başarı.
Damla: Çok küçük miktarda su. Çok az.
Defne: Yaprakları güzel kokulu, yaz-kış yeşil olan bir bitki.
Dilan: Gönüllerce olan, yürekler dolusu.
Dilsu: Dil+Su anlamındadır
Duygu: Kişi, olay ve nesnelerin bireyin iç dünyasında uyandırdığı izlenim.
''E''
Efe: Batı Anadolu'da köy yiğidi, zeybek.
Ege: Bir çocuğu koruyan,ona bakan - Büyük ulu.
Emre: Aşık, vurgun.
Enes: Secereli Arap atı.
Engin: Uçsuz bucaksız - Yüksekte olmayan yer
Ece: Kraliçe. Güzel kız, kadın.
Elif: Kibar, narin yapılı, ince-uzun boylu kız.
Emine: İnanılır, güvenilir.
Eylül: Sonbaharda bir ay adı.
Ezgi: Melodi, şarkı, türkü.
''F''
Faruk: Haklıyı haksızı ayırabilen - Keskin.
Fatih: Fetheden - Hüküm veren.
Ferid: Eşsiz, tek, benzeri olmayan.
Fuat: Kalp, gönül.
Furkan: Doğruyu yanlıştan ayırma.
Feyza: Bolluk, çokluk, bereket. Taşkın.
Fidan: Yeni yetişen ağaç.
Filiz: Tohumdan çıkan sürgün. İnce ve güzel vücutlu.
Fulya: Nergisgillerden güzel kokulu sarı bir çiçek
Füsun: Büyü.
''G''
Gani: Zengin, varlıklı - Bol.
Gökalp: Mavi gözlü yiğit - Göklerin yiğidi.
Gökhan: Eski Türklerde gök tanrısı - Göklerin hakimi.
Gencal: Genç, taze.
Gencer: Genç yiğit.
Gamze: Göz kırpma, gözle işaret; Nazlı bakma; Gülerken bazı kişilerde yanaklarda beliren çukur.
Göksu: Türkiye'nin çeşitli yerlerinde bulunan akarsuların adı.
Görkem: Göz alıcı ve gösterişli olma durumu, ihtişam.
Gülnur: Işık saçan güzellik.
Günnaz: Nazlı kişi.
''H''
Halis: Katıksız - Saf, temiz, hilesiz - Yalnız.
Hasan: Güzellik, iyilik.
Hidayet: Doğru yola girme - Müslüman olma
Hulusi: Saf, içi temiz - Samimi, içten.
Hüray: Ay gibi özgür.
Harika: Sıradanlığın üstündeki nitelikleriyle insanda hayranlık uyandıran.
Hayat: Ömür, Yaşam.
Hilâl: Ayın yay biçimindeki görünüşü,yeni ay,ayça.
Hülya: İnsanın kurduğu tatlı düş; Sevda.
Hazal: Kuruyup dökülen ağaç yapraklarının güzelliği.
''I-İ''
İhsan: İyilik - Bağış, bağışlama.
İlker: İlk doğan erkek çocuk.
İskender: Bir Makedon kumandanı.
İsmail: İbrahim peygamberin oğlu.
İsmet: Masumluk, temizlik - Haramdan çekinme.
İclal: Ağırlama,ikram. Büyüklük,ululuk.
İdil: Kır yaşamı içinde aşk konusunu işleyen kısa şiir; Volga ırmağına Türkler'in verdiği ad.
İnci: Süslemede kullanılan, istiridyede yetişmiş değerli madde.
İpek: İpekböceği kozasından elde edilen ince, parlak kumaş. Kibar,zarif.
Irmak: Akarsuların En büyügü.
''K''
Kaan: 1.Hükümdar. 2.Çin ve Moğol hükümdarlarına verilen ad.
Kartal: Çok güçlü, iri yırtıcı kuş.
Kıvanç: Övünç, iftihar.
Kuthan: Kutlu hükümdar.
Kubilay: Ünlü Moğol hükümdarı.
Kardelen: Kar kalkmadan çiçek açan süs bitkisi.
Kuğu: Beyaz tüylü bir su kuşu.
Kader: Alınyazısı,yazgı. Talih.
Karanfil: Kokulu bir çiçek.
Kevser: Cennette bulunduğuna inanılan su
''L''
Levent: Dünya, varlık.
Lerzan: Titreyen, titrek.
''M''
Mert: 1. Yiğit. 2. Sözünün eri, güvenilir kimse.
Mete: Büyük Hun imparatoru.
Muhammed: Yüce Peygamberimizin ismi - Tekrar tekrar övülmüş - Güzel huylu.
Manolya: Bir süs bitkisi.
Mehtap: Ay ışığı, dolunay.
Melisa: Oğul otu.
Mina: Mine. Liman. Şişe,cam,billur. Şarap şişesi.
Mine: İnce ve parlak nakış; Madenler üzerine vurulan renkli cam tabakası; Şişe, cam, billur sırça
Meltem: yazın, karadan denize doğru esen mevsim rüzgarı
''N''
Nail: Muradına ermiş.
Nuh: Üçüncü peygamber.
Nurkan: Aydınlık, temiz soydan gelen.
Nüzhet: Neşe - Ferahlık, sevinç.
Nihat: Huy, yaradılış.
Nağme: Güzel uyumlu ses, ezgi; Birinin yalandan ve nazlanarak söylediği söz.
Naz: İsteksiz gibi görünen, çekingen davranış.
Neva: Ses, ahenk; Güç, zenginlik, servet; Nasip; Türk müziğinde bir makam.
Nevra: Beyaz çiçek, Işıklı olma, parlaklık.
Nil: Çivit. Mısır'da bir nehir.
''O''
Oğuz: Saf, iyi yaradılışlı - Sağlam, güçlü.
Oktay: Öfkeli, sinirli.
Onur: Kişinin kendin saygısı, özsaygı.
Orçun: Ardıl, halef, oğul.
Ozan: 1. Halk şairi. 2. Şiir yazan kimse şair.
'Ö'
Ömür: Yaşayış, hayat.
Önal: Her işte lider olan.
Özalp: Özünde yiğit olan.
Özgün: Benzerlerinden ayrı - Kendine özgü.
Özgür: Hür - Bağımsız
Öykü: Hikaye, ayrıntılarıyla anlatılan olay.
Özlem: Bir şeye karşı duyulan istek, bir kimseyi ya da bir şeyi görme, kavuşma isteği; Hasret.
Öznur: Özü ışıklı, aydınlık.
'R'
Rafet: Sert, çatık kaşlı veya Aslan.
Ramazan: Doğruluk gösteren - Adaletli davranan.
Rauf: Dünya, varlık.
Rahşan: Parlayan, parlak, aydınlık,ışıltı.
Rana: İyi, güzel, yumuşak, hoş.
Ruhsar: Yanak, yüz, güzel yüz.
Rukiye: Büyü, sihir.
Rüya: Düş; Gerçekleşmesi imkansız durum, hayal; Gerçekleşmesi beklenen şey, umut.
'S'
Selim: Sağlam, doğru, kusursuz - Temiz, içten.
Sarp: Çetin, sert.
Savaş: Uğraşma, mücadele, kavga - Silahlı mücadele, harp.
Serdar: Başkumandan, başbuğ.
Soner: Son doğan yiğit.
Serap: Çorak yerlerde, çölde, sıcak ve ışığın etkisiyle, ileride, yakında ya da ufukta su veya yeşillik var gibi görünmesi olayı.
Sertab: İnatçı anlamında.
Sibel: Henüz yere düşmemiş yağmur damlası (Fransızca "si belle": öylesine güzel anlamında).
Sitare: Yıldız.
Su: Canlıların yaşaması için en gerekli olan kokusu, rengi olmayan sıvı.
'Ş'
Şahan: Padişahlar, hükümdarlar, tahtlar.
Şener: Mutlu, neşeli.
Şerif: Şerefli, kutsal - Soylu, temiz.
Şebnem: Su damlacığı, çiy.
Şehnaz: Çok nazlı, Türk müziğinde bir makam.
Şehrazat: Özgür.
Şelale: Çağlayanın büyüğü.
'T'
Taha: Kuran'da bir sure adı.
Tamay: Dolunay.
Timuçin: Moğol İmparatoru Cengiz - Katı, sağlam demir.
Tunç: Bakır, çinko, kalay karışımı.
Tunç: Bakır, çinko, kalay karışımı.
Tanyeli: Tan vakti esen rüzgar.
Taçnur: Mutluluk.
Toprak: Yer kabuğunun yüzey bölümü.
'U'
Uğur: Becerikli,atılgan
Umut: Beyaz taç, gelin tacı.
Ural: Aydınlık gece.
Utku: Yüce, ulu.
Ulaç: Cennette ölümsüzlüğe kavuşan.
'Ü'
Ünalp: Tanınmış, ünlü yiğit.
Ünay: Ay gibi güzel ve şöhretli.
Ülkü: Amaç, ideal.
Ümran: 1.Bayındırlık. 2.Uygarlık, medeniyet. 3.İlerleme, mutluluk, refah.
'V'
Vefa: Sözünde durma, dostluğunu sürdürme.
Volkan: Yanardağ.
Vildan: Yeni doğmuş çocuklar.
'Y'
Yaşar: Doğan çocuğun uzun ömürlü olması dileğiyle konan bir ad
Yasin: Kur'an'ın 36.Suresi.
Yavuz: İyi, güzel - Mert, cesur
Yildiray: Parlak, ışık veren ay.
Yildirim: Buluttan yere elektrik boşalması.
Yağmur: Bulutlardan yeryüzüne düşen su damlacıkları.
Yaprak: Bitkilerin solunumunu sağlayan, yeşil ve türlü biçimlerdeki ince bölüm.
Yasemin: Çeşitli renklerde kokulu çiçekleri olan bir bitki.
Yeliz: Ferah yer, aydınlık, havadar.
Yıldız: Gökyüzündeki ışıklı cisimlerin her biri.
'Z'
Zafer: Amaca ulaşma, başarı - Düşmanı yenme.
Ziya: Aydınlık, nur.
Zehra: Çok beyaz, parlak yüzlü.
Zeynep: Süs, bezek.
Zuhal: Satürn gezegeninin adı.
Zerrin: Altından yapılmış.
Zennur: Zinnur, nurlu, ışıklı.